04 Eylül 2009

Yaya'ya yaya-yaya yol vermek.

az önce uzun bir hikaye yazdım. hikayede bir kapıcı her sabah beni uyandırıyor. ve en sonunda dayanamayıp kapıcıya atar yapıyorum. işte bunu uzun uzun yazdım. hiç de komik olmadı. en sonunda atar yapmanın komik olmadıgına kanaat getirince kapıcıya sulanıyorum. o da garip oluyor. en sonunda da sildim işte hikayeyi. ama güzel bi süreçti. hiç kimsenin okumadıgı bir hikaye yazmış ve silmiş olmak beni mutlu etti.

ne yakınmışız senle ben. bana benden yakınsın. gerçekten. 3g yle çok mutluyuz. mükemmeliz biz iki kız olaraktan. şeklinde reklamları yapan insanların kafasında olmak istiyorum. esenler otogarına götürmek istediğim insanlar olmak üzeresiniz. Kendinize bi çeki düzen verin. Çek-i düzen.

National geographic iyice bozdu. Bi tanesin Discovery Channel.

Bu arada Esenler otogarı yerel insanı olmak çok kötü bir şey olsa gerek. Naber abi nerdesin? Esenlerdeyim canım. Ankara ankara ankara ankara..

Uyku mahmuru anne kadar saf temiz bir şey var mı şu dünyada ? sorarım? ha derseniz ki kirpi yavruları. tamam derim. eş gider onlar.

Çok hızlı bir şekilde Yaya'ya yaya-yaya yol ver yaya toure. der misiniz? bunu dediğinizde pırıl pırıl olucaksınız.
Haluk Bilginer'in sesindeki çatlakları tıkasak nasıl bir ses çıkar acaba. Müşvik Kenter'i de bu organizasyona dahil etsek.

Bozuk bir eşyayı tamir ettikten sonraki hisle iyi bir seksten sonraki his çok yakınlar.

ahahaha her yazıyı seksle bitirmek çok zevkli.


SEKS!






Hiç yorum yok: