03 Aralık 2008

Blop blop blorolog

Bu gün güzel bi kahvaltıyla başladım güne.Krep ve nutella.kahvaltı sonrası sigarası.Bi telefonla taksime gitmeye karar verip,özensiz gibi ama özenli olan şeklimi yaptım.Bıyık bıraktım sonra.Pek oturmuyor sanki yüzüme.Otobüs duraklarındaki reklam panolarına bıyık çizmişliğim vardır markerlarla.Ordaki eğreti durum var biraz sanki.Ama kıl köklerimin emeğine olan saygımdan ötürü ellemiyorum şuan için onları.Genelde ''AĞğbiiii'' yle başlayıp , muzip bi sırıtmanın ardından benim farkındalığımı ölçüyorlar.Sonra da benim rahat ve eleştiriye açık bir insan oldugumu düşünüp ''güzel olmuş da..yani alışamadım..ama dur bakiyim?..güzel güzel..''şeklinde bitiriyorlar yorumlarını. Güzel olan şey şüpheye yer vermeden güzelse güzeldir .Ve güzel olmayan şeylerin içindeyim bu aralar. Taksim darladı beni.İşten çıktım,küçük beyoğlundan.Okul desen o ayrı kafalarda . Uyuyorum sürekli.Rüyalarımı kontrol edebilmeye başladım.Lucid dreaming diyorlar.Pesimist gelebilir biraz ama orası çok daha güzel.Sanırım fazla takılıyorum orda.Herkes bi masum,temiz..

Kokulardan,seslerden kaçmak çok zor.Birşeyi görmek istemiyorsan bakmazsın oraya.kaldırırsın gözünün önünden..dokunmak istemiyorsan dokunmazsın.ama istemediğin halde bir anda o koku gelir burnuna.Bütün anılarını deşer,deşer..Ya da bi şarkı başlar..İşte bundan kaçmak zor.

Bu gün sarma tütün aldım kendime.İçinden kağıdı falan da çıktı.Halbuki o parayı ben tütüne verip üstüne de kağıt için ayrı para vermeye baştan razıydım.Pek bi sevindim bu duruma.Sonra hafif bi yağmur vardı ve işte şu bahsettiğim ''ıssız adamın'' müziği çalıyordu Taksimin ,popüler olan her entellektüel tınısını çalma meraklısı yerlerinden birinde.Geçerken ''Aaa ben bunu ..evet bu o şarkı..!'' gibi bi tespitte bulundum sanki sadece ben bunu yakalamışım gibi..Sonra da anladımki bu insanlar çoktan onu keşfedip yemeye başlamışlar.Ama tebessümümle yürüyordum .Bıyığım hala dudaklarımın üstündeydi.Sonra bi anda Sezen Aksu'nun bi şarkısı çalan bi müzik marketin önünden geçerken(''anneni daha çok anımsıyorsan,hatta anlıyorsan'' gibi sözleri olan hani) tebessümüm biraz daha belirginleşti.Derken bi kız çocuğu baloncuk yapan oyuncağından bi sürü baloncuk yapmaya başladı.3-4 adım sonra baloncukların içinden geçicek olmanın verdiği mutluluğu yaşamaya başladım.Hemen yükseliyordu baloncuklar.Adımlarımı biraz daha hızlandırarak yakaladım bikaçını.Şemsiyeci adam benim bu hareketimi yakalayan tek insandı ve güzel bi anı paylaştığının farkındaydı.Selam verdim ona.Başıyla onaylayıp önünden rastgele bi şemsiyeye doğru uzanırken ona bakmayı kestim.Saved!

Yürüdüm ,yürüdüm ,düşündüm..gözlerimi kaçırdım olası nahoş karşılaşmalara karşı..yürüdüm yürüdüm...

Satranç Derneğindeydim artık.Olası rakiplerimi süzüyordum.Yaş ortalaması (abartmıyorum) 70 olmalıydı.Hatta bi tane ölü bile vardı sanırım.Herkes onun düşündüğünü sanıyordu.Ama ben öldüğünü düşünüyorum.O kadar körpe(ama körpe!) hissettimki kendimi anlatamam.Buraya ne zaman gitsem hep böyle oluyor zaten.Aralarından sempatik gibi ama yaşça biraz daha küçük gibi olanları benimle ilgileniyorlar ,yaşımı okulumu işimi dogum yerimi ögrenip rahatlıyorlar.Nasıl bir rahatlamadır bu anlamıyorum?Sonra kimsenin konuşmadıgı ve fiziksel özürü nedeniyle içe kapanmış olan biri gözüme çarpıyor.Satranç oynamak bir yana en çok da deneyimlemediğim şeyleri yaşamak için geliyorum buraya.İrite edici gelebilir bu yaptıgım şey ama amacım fiziksel özürü olan kişiyi incelemekten öte kendimi sorgulamak onun karşısında.Meraba diyip karşısına oturuyorum.Meraba diyor .Ama bu ''meraba'' belliki uzun zamandır konuşmayan ve konuşmadığı için dili uykuda olan kuru bir ağızdan geliyor.Küçük harflerle ''mrb''.Amcamızın adı Kadir.Metroda evrak memuruymuş.İlk el berabere kalıyoruz.Berabere kalmak için biraz uğraştıgımı itiraf etmeliyim.Eşit seviyede oldugumuzu hissedip rahatlamasını sağlıyorum.Kadir amcanın tek gözünde garip bir doku var ve mavi renkte olan bu göz işlevsel değil.Tek elinde kemik gelişim sorunu var.Çolak deniyor sanırım buna.Ve topal.Topal oldugunu masadan kalkarken farkettim.Zaten yeteri kadar üzülüyordum tek gözünün kör ve elinin çolak olmasına . Bi de topal mı?İşte bu eşitsizlik.Karşımdaki insan benden ,sizden ve toplumun büyük çoğunluğundan çok daha zor bir hayata sahip.Adam kör topal ve çolak! mutsuz üstelik. Ne yazıyorum şuan? bir an için duraksadım..Şükretmeliyiz..Metroya gideceksem beni geçirebileceğini söyledi.Ismarlayabileceği özel bir şeyi vardı .Yüzüme balon üfleyen kız,şemsiyeci ve Kadir Amca. hepsi sadece 1 saat içinde gördüğüm insanlar.İşte bu gerçekten garip.sürprizlerle dolu bi hayat.

Ne yaşımı soruyor kadir amca ne de işimi.Oyununa bakıyor o.

3 yorum:

Adsız dedi ki...

ben sana ıslak(!) bi meraba demek istiyorum...

Emre Tanrıverdi dedi ki...

sayın adsız.parantez içine aldıgınız ünlem işaretinin seks olgusunu perçinlediğini düşünerek ,zaten yeteri kadar ıslak olak merabayı iyice pornogrofik bir hale sokmuşsunuz.ben size blog sitelerindense başka türlü siteleri tavsiye ediyorum.zira burası yeri değil.

Adsız dedi ki...

son cümle ah.